:) KRİZİ FIRSATA ÇEVİRMEK :)
Ekonomik kriz birçok firmanın kabusu olurken, bazı firmalar için de yeni fırsatlar anlamına geliyor. Kriz nedeniyle yatırım planlarını askıya alan, küçülen, eleman çıkaran firmaların yanı sıra bu dönemleri fırsata çevirmeyi amaçlayan şirketler de uygun fiyatlı markaları ve ürünleriyle öne çıkmanın telaşında.
Hazırgiyimden gıdaya birçok firma, krizde fiyat yükseltmek yerine tüketici ihtiyaçlarından yola çıkarak satışlarını artırmayı ve büyümeyi planlıyor. Özellikle 2001 kriziyle birlikte ortaya çıkan ve krizde yükselen birçok firma, bugün hem sadık müşteri portföyüne sahip hem de markalaşmada rakiplerinin önüne geçmiş durumda.
Ucuz yemeğin adresi olarak 2001 krizinde parlayan markalardan Simit Sarayı, fırsatları değerlendirmek için hem yurtiçinde hem de yurtdışında şubeleşme atağına geçeceğinin sinyalini verirken, Koton daha uygun fiyatlı markası Winmax ile krize meydan okuyacak.
Uygun fiyat politikası ile 2001 krizini fırsata çeviren ve Türkiye'nin en büyük zincir markalarından biri haline gelen LC Waikiki de yurtdışında atağa kalkmanın planlarını yapıyor. Eylül 2007'de "İyi giyin, az öde" sloganıyla ilk mağazasını açan Semt Tekstil Marketleri ise 1 yılda 30 mağaza hedefini daha yıl bitmeden yakaladı bile.
SİMİT SARAYLARI
Korkarsan darbe daha ağır olur, yeniliğe açık olmak gerek
2001 krizinde ortaya çıkan en yaratcı projelerden biri Simit Sarayları oldu. Tüketicinin daha dikkatli ve tasarruflu alışveriş yapma isteğini değerlendiren Simit Sarayı, 1 mağaza ve 5 çalışanla başladığı yolda, bugün 65 mağaza ve bin 500 çalışana ulaştı. Simit Sarayı Başkanı Haluk Okutur, "Amacımız sokakta satılan simiti aynı fiyata mağazada satmaktı. 2001 krizi bize bu yolu açtı" diyor.
Krizde kiraların düşmesiyle bu hayali gerçekleştirdiklerini anlatan Okutur, ekonominin iyi gittiği dönemde ise markalaşmaya ve tüketicinin rahat ettiği mekânlar oluşturmaya ağırlık verdiklerini ifade ediyor. Bugün yaşanan krizden etkilenmediklerinin altını çizen Okutur, bundan sonra her yıl 50 şube açmayı ve yurtdışı projelerine hız vermeyi planladıklarını dile getiriyor. Krizde çözümü ise işyerini kapatmakta aramanın doğru olmadığını vurgulayan Okutur, şirketlere şu tavsiyelerde bulunuyor: "Krizden korkarak hareketler kısıtlanırsa darbe daha ağır olur. Böyle dönemlerde kurumsal çalışma düzenine girmek ve yeniliklere de açık olmak çok önemli."
SEMT TEKSTİL MARKETLERİ
Beğenileni değil ihtiyaç duyulanı sunduk
Tohum Holding'in, 2007 Eylül ayında kurduğu Semt Tekstil Marketleri de krizi fırsata çevirenlerden. Şirket, "İyi giyin, az öde" sloganıyla, 2008'i 30 mağazayla kapatma hedefini daha ekim ayında gerçekleştirdi. Bu dönemde tüketicilerin verebileceği tepkileri hesaplayan firma, ürün gamını da daha uygun fiyatlı ve ihtiyaca odaklı ürünlerle geliştirdi.
Kriz döneminde öne çıktıklarını belirten Semt Tekstil Marketleri Genel Müdürü Yılmaz Yaman, "Böyle dönemlerde tüketiciler beğenmeli mallardan daha kolay ve yeterlikli özellikteki ürünlere kayıyor. Biz de daha uygun fiyatlı ve ihtiyaç duyulan ürünlere yöneldik. Ayrıca tedarikçilerimizin de süreçten etkilenmemesi için onlara destek olmaya çalışıyoruz" diyor. Böyle dönemlerde tüketicinin güvenini kaybetmemenin çok önemli olduğunu vurgulayan Yaman, "Tüketiciye vaad ettiğimiz gibi davranıyoruz. Onların yanında olduğumuzu hissettiriyoruz" diye konuşuyor. Şirketin hedefi, 3 yıl içinde 100 şubeli bir zincir haline gelmek.
LC WAIKIKI
Radikal kararlar aldık şimdi meyvelerini topluyoruz
LC Waikiki de, 2001 krizinde aldığı radikal kararlarla büyüdü. 2001 krizini fırsata çeviren markalar arasında yer aldıklarını anlatan LC Waikiki Pazarlama Yöneticisi Hami Cilara, "Kriz öncesinde yurtiçinde toptan satışla büyüme politikasına yönelmiş bir markaydık. 20 mağazamız vardı ama perakendeci kimliğimiz yoktu. Krizde finansal boyutta toptancılıkla markalaşmanın bir arada olamayacağını gördük. Hızla karar alıp, hayata geçirerek markanın standardizasyonunu sağladık. Çok daha uygun fiyat politikası belirledik. Şu anda aldığımız kararların meyvesinin tadını çıkarıyoruz" diye konuşuyor.
O dönemde 750 olan corner bayisi olan bir marka iken, bu sayıyı 125'e, tamamen kendilerine ait mağaza sayısını ise 215'e çıkardıklarını anlatan Cilara, her yıl yüzde 40 büyüyerek ilerlediklerini kaydediyor. Cilara, yıl sonuna kadar 10 mağaza, 2009'da ise 50 yeni mağaza hedeflediklerini, 2010 yılında da yurtdışı hedeflerine ağırlık vereceklerini ifade ediyor.
KOTON
Kriz yeni markamızı sunmak için fırsat yarattı
Koton, uygun fiyatlı markası Winmax'ın büyümesini krizle sağlayacak. Koton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yılmaz,
krizin her zaman tedbir almak anlamına gelmeyeceğini, içinde önemli avantajları da barındırdığını belirtiyor. Yılmaz, krizin sunduğu avantajları şöyle anlatıyor: "Bu dönem uygun fiyatlı markaların öne çıkmasını sağlayabilir. Örneğin, bizim Koton'a göre daha uygun fiyatlı olan Winmax markamızın bu dönemde daha çok dikkat çekeceğini düşünüyoruz.
Ayrıca bu dönemde alışveriş merkezlerinde kiralar düşmeye başladı. Bu durum alışveriş merkezlerinin kapısını yeni markalara açabilir. Hızlı üretim isteyen Avrupa, Uzakdoğu yerine Türkiye'ye yönelebilir. Hızlı ve kaliteli firmalar bu dönemde daha çok öne çıkabilir." Yılmaz, 2000'de 9 mağazaları bulunduğunu, şimdi yurtiçinde 130, yurtdışında ise 55 mağazaya ulaştıklarını da söylüyor. Türkiye'de markalaşmak isteyen firmaların iyi araştırma yapmadan, satacak yer bulmadan harekete geçtiklerini belirten Yılmaz, "Kurtlar sofrasına dalmadan önce tüketicinin tatmin edilemeyen bir ihtiyacının bulunmasının çok önemli" diyor.
DİCE KAYEK
Bu dönemlerde özgün tasarımlı ürünler öne çıkıyor
Dice Kayek markasının yaratıcılarından Ece Ege ise, krizi bir avantaj olarak gördüklerini ve markalarının hep kriz dönemlerinde yükseldiğini söylüyor. Ege, "Her zaman bir kriz oluyor, şu andaki daha global ama krizin iyi tarafları da var. Krizler strateji değişiklikleri için en avantajlı dönemler. Katma değerli ürünler bu dönemlerde daha çok öne çıkıyor. Estetik yaratıcılığa dayanan işler dikkat çekmeye başlıyor. Kaliteli, özgün tasarıma sahip ürünler öne çıkıyor. İşler iyi gittiğinde rakipler artarken, kriz eliminasyonu da sağlıyor" diyor.
Krizin sunduğu fırsatlar
- Kriz strateji değişiklikleri için uygun dönemler olabiliyor.
- Kriz döneminde uygun fiyatlı ürünlere yönelim artıyor. Bu durum alt markaların öne çıkmasını sağlıyor.
- Alışveriş merkezleri ve işyeri kiralarındaki düşüş, firmaların buralarda daha kolay yer bulmasını sağlıyor.
- Hızlı üretim ve kaliteli ürün isteyen Avrupa ülkeleri Uzakdoğu yerine Türkiye'ye yönelebilir.
- Farklı, yenilikçi, katma değer sağlayan ürünler öne çıkıyor.
- İşler iyi giderken rakipler artarken, kriz dönemlerinde eliminasyon artıyor.
- Tüketici sıkıntıda olduğu dönemde yanında olan markayı daha çok sahipleniyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder